Ağrı Bozukluğu & Somatizasyon

1Ağrı Bozukluğu Nedir & Somatizasyon Bozukluğu
Ağrı Bozukluğu, kişide bir ya da daha fazla yerde bedensel bir hastalık ile açıklanamayan ağrılar bulunmasıdır. Fakat bedensel bir hastalığa bağlanamayan bir ağrının ağrı bozukluğu olarak nitelendirilebilmesi için ağrının psikolojik bir etmenle ilişkili olması, kişinin yaşamını etkileyecek şiddette olması, sosyal ve iş yaşamını etkilemesi gerekmektedir. Stres ve çatışma, ağrının başlaması ve alevlenmesi ile yakından bağıntılıdır. Ağrılar, anestezi (dokunma ve ağrı hissinin olmaması) ve parestezi (karıncalanma gibi hisler) gibi semptomlarla birlikte olabilir. Depresyon belirtileri de sıklıkla ağrıya eşlik eder. Herhangi bir yaşta, genellikle 30-40’lı yaşlarda ortaya çıkar ve kadınlarda daha çok görülür. Birinci dereceden akrabalarda depresyon, alkolizm ve ağrı bozukluğunun daha yüksek görüldüğü bildirilmiştir. Ağrının algılanmasında duygusal etmenler ve kişinin psikolojik gereksinimleri birlikte rol oynarken, bazı hastalarda özellikle de kronik ağrı hastalarında acı çekme boyutu da eklenir. Acı çekme, ağrıya verilen olumsuz duygusal yanıttır ki, depresyon ve anksiyete bu bağlamda ele alınabilir.
2Somatizasyon Bozukluğu
Fiziksel birçok şikayetiniz var, doktora gidiyorsunuz ancak fiziksel herhangi bir soruna rastlanmıyor. Bu durumda yakınmalarınızın sebebi psikolojik kaynaklı olabilir. Somatizasyon terimi, en basit ifadeyle ruhsal sıkıntı ve gerilimlerin bedene yansıması olarak açıklanabilir. Sözel yoldan ifade bulamayan sıkıntı, beden üzerinden kendini fark ettirir. Vücutta yakınmalar ve işlev bozukluklarına rastlanılmasına rağmen, çoğu zaman organik bir kökeni bulunmayan, bunun yanında çeşitli psikolojik ve sosyal etkenlerin rol oynadığı durumlardır.
3Kadınlar risk altında
Somatizasyon bozukluğunun ortaya çıkış nedeni tam olarak bilinmemekle birlikte, ailesel yatkınlık ve çevresel etkenlerin önemli rol oynadığı düşünülür. Toplum genelinde hastalığa yakalanma riski, yüzde 0.1-0.5 oranındadır. Kadınlarda erkeklere oranla daha fazla görülür. Özellikle sosyo-ekonomik durumu ve eğitim düzeyi düşük kadın hastalarda sık rastlanır. Tek ebeveyn olmak, yalnız yaşamak ve işsizlik, riski artıran faktörlerdir.
4Tedavi yöntemleri
Somatizasyon durumlarında sorun fiziksel olarak yaşandığı için yapılan psikiyatrik başvuru genellikle ikincildir. Tıbbi bir müdahale gerekmedikçe de sorun psikolojik boyutuyla ele alınmalıdır. Bazı durumlardaysa diğer disiplinlerle paralel gidecek bir tedavi daha uygun olabilir. Bozukluğun tedavisi zordur. Bundaki en önemli etken, bu bozukluğu yaşayan kişilerin hastalık genellikle kronikleştikten sonra ruh sağlığı uzmanlarına başvurmalarıdır. Tedavinin ilk aşamasında öncelikle kişiye, ardından ailesine bu durumun psikolojik bir bozukluk olduğu anlatılmalıdır. Tedavi çift ayaklı yürütülmelidir, farmakodanışmanlık ve psikolojik danışmanlık. Uzun soluklu bir psikolojik danışmanlık ihtiyacı vardır. Kişinin somatizasyon bozukluğu geliştirmesindeki dinamiklerin tanınmasından sonra, duygularını fark edip kelimelerle ifade etmeyi öğrenmesi, danışmanlığın en önemli kısmıdır.
5Ağrı Bozukluğu & Somatizasyon Sonuçları:
  • Baş, karın, sırt, eklemler, göğüs, rektum ile âdet, cinsel ilişki ya da idrar yapma sırasında ağrılar.
  • Bulantı, şişkinlik, kusma, ishal gibi sindirim sistemine ait yakınmalar.
  • Cinsel isteksizlik, işlev bozukluğu, düzensiz âdet, aşırı kanama.
  • Koordinasyon ve denge bozukluğu
  • Yutma güçlüğü ya da boğazda düğümlenme duygusu
  • Halüsinasyonlar
  • Çift görme, körlük ve sağırlık.